Serbest Forum
February 17, 2025, 11:54:51 am
Welcome, Guest. Please login or register.

Login with username, password and session length
 
  Home Help Gallery Staff List Login Register  

Asimilasyon

Pages: [1]   Go Down
  Print  
Author Topic: Asimilasyon  (Read 897 times)
Mod_1
Guest
« on: April 13, 2010, 09:03:32 am »

Hepimiz mutluyuz. İşte ''bizim'' partimiz var ve çok mutluyuz. Herşey gayet güzel...ama malesef gerçekleri göremiyoruz. Yeni nesil türk gençleri türkçe bilmiyor. Arkadaşları ile bulgarca konuşuyor bu ne biçim asimilasyon?
Neden böyle oluyor? Şehirlerde yaşayan türk gençleri çalga dinleyip o şarkıları bulgar şarkısı zannedip kendilerini bilinç altında bulgar olarak hissediyorlar....abartmıyorum..
Ben bunları gözlerimle görüyorum ve bu durumdan çok rahatsız oluyorum.

Son dönemde yayınlanan türk dizilerinin büyük bir olumlu etkisi olmuştur tabii - bu tartışılmaz. Ama yine de ben böyle yazıları okuduğum zaman çok rahatsız oluyorum. Sayfanın aslı burada.
Bulgaristan'da Türkler'in durumu böyle. Köylüsü kendini zor geçindiriyor, şehirlisi ise bulgarlaşıyor,..
Malesef durum budur.
Report Spam   Logged

Share on Bluesky Share on Facebook

e_fatihan
Newbie
*

Karma: +2/-0
Posts: 34


« Reply #1 on: June 16, 2012, 05:27:00 pm »

Ne yazık vaziyet gerçekten böyle. Dilimiz, dinimiz ve geleneklerimiz git gide eriyor. Son yirmi yıldır, Türk nüfusu da Bulgar devletinin kurulmasından sonra, ilk defa azalma eğilimine girdi. Bu düşüşün meydana gelmesi ülkenin bulunduğu sosyo-ekonomik durumla ve yurt dışına göçle açıklanabilir. Ayrıca (Müslüman olan) azınlıkların sosyal hayatta maruz kaldıkları ayrımcılık, Türkler arasında dışarıya göçün daha yoğun olmasının nedeni eklenebilir.

Bütün bunlarla birlikte Bulgar devleti tarafından bilinçli olarak yürütülen, Türkleri yok etme ve asimile etme politikaları en önemli sebepler arasındadır.
Son devirde kötü tabloların ve çöküşlerin suçlusu olarak, sosyalist dönem ve günümüze kadar varan komünist uzantıları göstermek, gelenek haline geldi.
Halbuki baskı ve zulümler her dönemde farklı yöntemlerle de olsa uygulanmış, Türklük ve İslamiyet yok edilmeye çalışmıştır.

Bulgar devletinin gizli servislerden arındığını düşünmek ve çok partili demokrasinin yerleşmiş olmasından dolayı, tehlikenin bittiğini düşünmek son derece yanlıştır. Ezik geçmişleri sebebiyle Bulgarlar milli gururdan yoksundur. Bir arkadaşımızın dediği gibi, onları birleştiren tek şey Türklere karşı nefretleridir.
Hatta bu kin ve düşmanlıkları olmasa bütün maneviyatları çöküp, birlik şuurları kaybolacaktır.

Türklerin kendi dilini konuşmaması ve konuşamamasın, din ve geleneklerin erozyona uğramasın nedeni, Türklerin kendisi olamaz. Bunu böyle düşünmek ve lanse etmek, kati suretle yanlış ve zararlı bir tutumdur. Bir suçlu aranacaksa, başta Bulgar devletidir. Türklere karşı uygulanan ayrımcılık, ana dilde eğitimden mahrum bırakmak, Türkçe basın ve yayını sembolik derecede tutmak, Türkler üzerinde korkunç bir psikolojik baskı oluşturmaktadır.

Neticede öz kimliğini açıkça öne sürmenin, Türkler ve Müslümanlar arasında sosyal alanda zarar görme ve başarısız olma endişesi doğurmaktadır. İnsanlarımıza bilinç altı düzeyinde hüviyetinden vazgeçme meyli aşılanmaktadır. Her şeye rağmen son zamanlarda meydana gelen bazı olaylar ve örgütlenme çalışmaları gözlenmektedir. Bunları beğenmeyebilir, eleştirebilir ve hatta karşı da olabiliriz. Yöntemleri yanlış olabilir, ancak mücadelenin gün yüzüne çıkış alâmetleri başlamıştır.

Türk olmak Büyük olmak demektir. Türklük yok edilemez ve devam edecektir.
Report Spam   Logged

اولاد فاتحان
Analizator
Sr. Member
****

Karma: +1/-0
Posts: 262


« Reply #2 on: June 21, 2012, 01:40:29 pm »

e.fatihan, eline sağlık, duygularımın tercümanı oldun. Ne yazık ki millet olarak sabırlıyız. Belki de bunun sebebi tarihi geçmişimizdir.Fakat şu bir gerçek ki, sözkonusu Vatan olduğunda gerisi teferruattır. Bu millet defaten bunu ispatlamıştır. Belki de bu sessizlik fırtına öncesine benziyor olabilir. Bir laf vardır, adımız çıkmış dokuza, inmez sekize diye. Temkinli olmak devletin bekası gereğidir. Önumüzde daha da iyi günlerin geleceğine inanıyorum. Selamlar!
Report Spam   Logged
e_fatihan
Newbie
*

Karma: +2/-0
Posts: 34


« Reply #3 on: July 18, 2012, 10:09:24 am »

BULGARİSTAN’DAKİ TÜKLERİN AZINLIK HAKLARI

Bulgaristan Devleti demokrasiye geçtikten sonra, yani 1990 yılından sonra Türkler dahil olmak üzere ülkede yaşayan bütün azınlıklara “Azınlık Haklarını” verdiğini ve herkesin de bu hakları dilediğince kullandığını belirtmektedir. Bulgaristan devleti tarafından yapılan bu açıklamalar gerçekte birer yalandır, yani Bulgaristan’da bugün bile azınlıklara hakları verilmemiştir, hiçbir azınlık haklarını kullanamamaktadır. Durum böyle olmasına rağmen hiç kimse bu konuda bir şey yapmamaktadır. Hatta Bulgaristan’da yaşayan Türk azınlığa mensup bazı insanlar “Biz artık bütün haklarımızı aldık, alacak bir şeyimiz kalmadı!” demektedirler. Gerçekte ise durum bunun tam tersidir. Verilen tek hak Müslüman adını pasaportlarına geri yazdırma hakkıdır, başka hiçbir hak alınmamıştır. Hatta toplantılarda Türkçe konuşma yasağı veya sadece Bulgarca konuşma zorunluluğu dahil olmak üzere eskiden var olan bütün yasaklar bugün de devam etmektedir. Gerçekte ise azınlık haklarının neler olduğu, nasıl kullanıldığını Romanya’da yaşayan Macar azınlığın haklarını okuyunca öğrenebilirsiniz. Romanya’da yaşayan Macarların sahip oldukları haklar umarım Bulgaristan Türklerine örnek olur ve onların da bilinçlenmelerini sağlar. Romanya’da yaşayan Macarlar ile ilgili aşağıdaki kısa yazıyı okumanızı öneririm. Şunu unutmayın, Bulgaristan ve Romanya aynı günde yani aynı tarihte Avrupa Birliğine üye olmuş bulunan iki devlettir. Dolayısı ile Romanya’da mümkün olan herşey Bulgaristan’da da mümkün olabilir.

ROMANYA’DA YAŞAYAN “MACAR AZINLIK” VE HAKLARI

Romanya’da Transilvanya ve Banat isimli tarihi iki büyük bölge vardır. Bu bölgeler Romanya’nın en tarihi, mimari ve kültürel varlıkları olan bölgeleridir. Bu bölgelerin içinde Macarlar da yaşıyor ve diğer halklarla birlikte bölgenin yerel halkıdır. Romanya’da toplam 22 milyon insan yaşıyor, bunların 2,5 milyonu Macarlardır. Romanyalı Macarların % 96’sı Transilvanya ve Banat’ta yaşıyorlar. Macarların, Romanya’da her türlü kültürel hakları mevcut; anadillerinde eğitim alıyorlar, Macarca radyo programları, Macarca televizyon programları, Macarca gazete, Macar partileri, Macar kültür grupları, istedikleri zaman anadillerinde avukat tutma hakkı gibi çok çeşitli pozitif haklara sahipler.
İlköğretim birinci sınıftan itibaren liseyi bitirinceye kadar Macarca eğitim görüyorlar, yani bütün dersleri (Tarih, Matematik, Fen, Sosyal Bilgiler, Fizik, Coğrafya, Kimya gibi bütün dersleri) Macarca olarak okuyorlar. Bu süreçte Romanya’nın resmi dili olan Rumence’yi Macar azınlığın çocukları sadece seçmeli ders statüsünde okuyorlar.Romanya’nın Targu-Mureş, Cluj-Napoca ve Timişora şehirlerinde Macarca eğitim veren üç üniversiteleri var.
Her seçim zamanı, Macar partileri halk oylamasına birlikte katılıyorlar. Macarlar Romanya’nın toplam nüfusunun % 6’sını oluşturuyorlar. Ülkede yapılan her seçimde Macarların oyu hiçbir zaman % 7 - % 8’in altına düşmüyor. Macar Ulusal Birliği, Rumen koalisyon hükümeti içinde bir Rumen partisi ile birlikte yer alıyor, en önemli bakanlıkların çoğunda Macar bakanlar yer alıyor ve
hükümette 12 bakanları var.
Transilvanya ve Banat’taki Macarlar yaşadıkları köylerde, kasabalarda ve şehirlerde, sâhip oldukları toprakları kesinlikle başkalarına satmıyorlar. Macar olmayanlara toprak satmak onlar için çok utanılacak bir durumdur. Yine yaşadıkları yerlerde Macar olmayan başka halklar toprak satarlarken satılan toprağa çabucak üç veya dört misli para veriyorlar, arazileri erkenden satın alıyorlar ve başka alıcılara fırsat tanımıyorlar. Bazı zamanlar, Transilvanya’da bir şeye yaramayan ya da sâhibinin satmadığı topraklar için de üç veya dört kat fiyat veriyorlar, böylece arazi alım işlerine devam ediyorlar. Romanyalı Macarlar, yaşadıkları bütün yerleşimlerinin kazılabilen bütün topraklarını kazıyorlar, tepe, engebeli ya da meyilli olsa bile, ocaklarının sevdalısı insanlar.
Romanyalı Macarlar, dillerinin de âşığı insanlar. Dillerini bilmemek onlar için çok utanç verici bir durumdur. Kendi aralarında çoluk-çocuk, köylerde, şehirlerde, satış mağazalarında, pazarlarda, ticaret yaparlarken, satış yaparlarken, Macarca’dan başka hiçbir dil konuşmuyorlar. Mahalli yerlerinde yabancı insanlara önce Macar dili ile karşılık veriyorlar, konuştukları insan hiç Macarca bilmiyorsa ve kendileri de mecbur kalırlarsa o zaman Rumence konuşuyorlar fakat bazı Macarlar hiç Rumence bilmiyorum diyor ve yabancılarla Rumence asla konuşmuyorlar. Bugün Macarca, Romanya sınırları içerisindeki Transilvanya ve Banat’ta çok baskın dildir. Yaşamın her alanında kullanılıyor ve çok güçlü yaşıyor.                       

Kenan ÖZGÜR

kaynak
Report Spam   Logged

اولاد فاتحان
Pages: [1]   Go Up
  Print  
 
Jump to:  

Powered by EzPortal
Bookmark this site! | Upgrade This Forum
Free SMF Hosting - Create your own Forum

Powered by SMF | SMF © 2016, Simple Machines
Privacy Policy