DINI SOHBETLER

[OTTOMAN]

peygamberimizin birgün her sabah namazından sonra yaptıgı gibi,
bu gece rüya göreniniz varmı? dedi.
sahaße: yoktur,dediler.
peygamber efendimiz(s.a.v.):
ben gördüm.. iki kişi yanıma geldi beni mukaddes topraklara götürdüler,
ne göreyim biri oturur,biri ayakta,elindeki demir kancayı oturanın ağzına
takıp ensesine kadar çekiyor.ağzı burnu parçalanıyor,diğer avurdunada
öyle yapıyor,ozamana kadar öbür yanı bitişiyor.ve böylece dvm ediyor
beni götürenlere bu nedir? dedim.
onlar:yürü,dediler. yürüdük.sırtüstü yatan bi erkeğin yanına geldik,
başucunda biri duruyor,elindeki taşı yatanın basına vurur ezer.
taş yuvarlanır onu alıp gelinceye kadar ezik kafa düzelir. böylece
yatana azap ederdi,kim bu dedim? yürü dediler,yürüdük.yukarısı dar
aşağısı geniş altında ateş yanan bir fırın gibi bir deliğe vardık.
ateş yaklasınca bir bölük insan deliğin ağzına kadar çıkıyor,alev
hafifleyince aşagıya iniyolar,onlar çıplak kadın ve erkeklerdi
_bunlar nedir? dedim. onlar:
_yürüyünüz dediler yürüdük bir kan nehrine vardık.içine dikilmiş biri vardı
kenardada önü taş yığılı biri duruyordu.içindeki kenara yaklaşıp
dısarı çıkmak istiyordu.kenardaki onun ağzına taş atarak geri çeviriyordu
bu nedir dedim? onlar:yürüyün dediler.yürüdük,yeşil bi ovaya vardık
orada büyük bir ağac,dibinde bir ihtiyar,cevresinde çoluk çocuk başka
yabancı biri vardı ki önüne ateş yakmıstı.arkadaşlarım beni oağaca
çıkardılar.ömrümde benzerini görmediğim güzel bir eve koydular,genç,
çocuk,kadınlar vardı;bu evden alıp yukarsında bundan daha güzel bir
eve koydular,burda erkek,ihtiyar,ve delikanlılar vardı. onlara;
_beni bu kadar gezdirdiniz gördüğüm şeylerin sebebini söyleyin dedim,
_söyleyelim,dediler
A)KANCA İLE AĞZI YIRTILAN;DÜNYADA YALAN SÖYLEYİP,
YAYANLARDI.
ß)BAŞI EZİLEN,ALLAH,KURAN İHSAN ETMİŞKEN GECELERİ
OKUYUP GÜNDÜZ GEREĞİNİ YAPMAYANLARDI.
C)FIRINDA GÖRDÜĞÜMÜZ ÇIPLAKLAR ZİNA EDEN ERKEK VE
KADINLARDI.
D)KAN NEHRİNDEKİLER,FAİZLE HALKIN KANINI EMENLERDİ
E)AĞAÇ ALTINDAKİ İHTİYAR ZAT İBRAHİM A.S DI,YANINDAKİLER;
İNSANLARIN ERGİN OLMADAN ÖLEN ÇOCUKLARI İDİ.
F)AĞACA YAKIN ATEŞ YAKAN,CEHENNEMİ İDARE EDENDİ.
G)BİRİNCİ EV İMANLILARIN CENNETTEKİ EVİ,ŞU
BULUNDUGUMUZ İKİNCİ EV ŞEHİTLERİN DURAĞIDIR.
Ben Cebrail im,arkadaşta mikaildir.yukarı bakınız,dediler.
ßakınca beyaz bulut gibi bir köşk göründü.bu da cennetteki
senin yerindir dediler.
ßEN;ÖYLEYSE BIRAKIN ORAYA GİDEYİM DEDİM
ONLAR;DAHA GEÇİRECEK ÖMRÜNÜZ VAR,BİTİNCE
TEŞRİF EDERSİNİZ DEDİLER...

[OTTOMAN]

Müslüman, örnek insandır

Kudüs’te medfun olan İbrahim bin Ali hazretleri “rahime-hullahü teâlâ”, bir gün sevdiklerine;

- Kardeşlerim, örnek insan olmaya bakın, buyurdu.

Sordular:

- Örnek insan kimdir efendim?

- Eshab-ı kiramdır, İslâm âlimleridir. Onlar gibi olmaya çalışın. En kötü kimse, insanlara göre şekillenen kişidir, buyurdu.
Ve izah etti:

- Şöyle ki, bu gibiler, insanlara göre tavır alır, Allahın rızasını düşünmezler de insanların rızasını düşünürler. Halbuki Müslüman, her yerde Müslümandır. Altın, her yerde altın olduğu gibi.

Ve sordu onlara:

- Altın, kâfirin elinde de altındır, Müslümanın elinde de, öyle değil mi?

- Evet efendim.

- İşte Müslüman da hava ve su gibidir. Onsuz yaşanmaz.

Şöyle devam etti:

- Müslüman sevilir. Hatta âşık olunur ona. Çünkü onun maksadı dünya değil, Ahiret’tir. Ahirete döndürmüştür yüzünü. O, Müslüman olanlardan herkesi sever. Yalnız bir kimseyi sevmez.

Merak ettiler:

- Kimi sevmez efendim?

- Kendisini. Kendini sevmediği içindir ki herkes onu çok sever.


Bir gün de sohbetinde;

- Cenâb-ı Hak bizleri boş laftan kurtarıp, hayırlı işler yapmayı nasib eylesin, buyurdu.

Ve ekledi:

- Bu dünya ahiretin tarlasıdır kardeşlerim. Burada tohum ekmeliyiz. Tohumdan maksat, iyi iş ve ibadettir. Burada hayırlı iş yapılırsa, yarın mükâfatına kavuşulur. Ancak bir şartla.

Sordular:

- O hangi şart efendim?

- Usulüne uygun yapmak. Yani ibadetleri emredildiği gibi yapmalıyız. Onun için de bilmemiz lazım. Bilmeden ve bildiklerini yapmadan Müslümanlık olmaz.